8 Mart’a Doğru Kampanya

Uluslararası kadın hareketine dair bazı tespitleri aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz:

  1. 2015’ten beri kadın hareketi ve bir ölçüde LGBTİ hareketi toplumsal cinsiyet haklarını savunmak ve genişletmek için yeni bir mücadele dalgasına önderlik ediyor.
  2. Bu yükseliş; dinci, köktenci unsurlarla birlikte ekonomik krizi aşmak için hakları budamanın yollarını arayan kapitalist hükümetlerin saldırganlığına verilen oldukça ilerici bir tepkidir.
  3. Bu dalga, kıtadan kıtaya hatta ülkeden ülkeye ritimleri ve yoğunlukları bakımdan görünür farklılar taşıyan eşitsiz bir bileşim olmasına rağmen, uluslararası bir etki alanına sahiptir.
  4. Bu hareketin öncüleri arasında, ulusal bileşenlerimiz ve uluslararası akımımızın büyümesi için değerli olan öğrenci, işçi ve geniş kesimlerden genç aktivistler bulunmaktadır.
  5. Çok sınıflı karakterine karşın bu feminist ve muhalif hareketin ana karakteristiklerinden biri kayda değer uluslararası yönü ve öncü kesimlerinin antikapitalizme yönelik belirgin eğilimi olmasıdır.
  6. Üç yıldır, 8 Mart’ta kadınların ve ezilen cinsel kimliklerden unsurların uluslararası greve çıkarak işçi sınıfının mücadele yöntemlerini tekrar sahiplenmesi; geçtiğimiz yıl bu grevin 80’in üzerinde ülkede gerçekleşmiş olması bir dönüm noktasıdır.

Buradan hareketle:

  • Devrimci sosyalistlerin bu harekete müdahil olması iki amaçla elzemdir: Kalıcı eylemliliği geliştirmek ve inşamızı güçlendirmek.
  • Bu müdahalede, kapitalist baskılara karşı gelmeyen ve yanlış bir biçimde sınıfsal ayrımları reddeden veya küçümseyen kimlik hareketlerini savunan liberal, reformist, neo-reformist ve otonomcu feminist kesimlere karşı mücadele etmek görevimizdir.
  • Bu tartışma, her ülkenin özgün toplumsal cinsiyet sorunlarının ihtiyaçlarına dayalı olarak; hükümetlere, kurumsallaşmış rejimlere ve sisteme karşı bu mücadeleyi sınıf temelli ve devrimci politikalarla geliştirmeyi hedefleyen bir geçiş programının inşasını gerektirmektedir.
  • Hareketin içerisinde yer alan genç aktivistler, sistemin siyasi, sendikal ve dini aparatlarından en az etkilenen kısmı olduğundan, devrimci Marksizmin fikirlerine ve önerilerine en açık kesimdir.

Kararlar:

  • Haziranın sonundan 8 Mart 2020’ye kadar ezilmenin ve kapitalist sömürünün her çeşidine karşı “eşitlik ve sosyalizm” sloganıyla uluslararası siyasi bir kampanya başlatmak. O gün bileşenlerimiz gösteri ve eylemlere bu sloganla özdeşleşmiş bayrak ve flamalarla katılacağız.
  • Kampanyaya ortak bir kimlik kazandırmak için enternasyonal koordinasyon, ortak kampanya için en fazla bir ay içinde bir logo tasarlayacak ve ortak bir slogan yaratılacak.
  • Bu merkezi slogan, her bileşenin gerçekliğine göre yasal kürtaj, eşit ücret, ücretsiz kreş, cinsiyetçi şiddet, seküler devlet, cinsel eğitim için, emeklilik yaşının artırımına karşı veya diğer spesifik talepleri olan diğer sloganlarla birleştirilebilir.
  • Kampanya ekseninde, bileşenler düzenli olarak ajitasyon ve propaganda aktiviteleri organize edecek: Özellikle öğrencilere ve işçi sınıfından gençlere odaklanarak görseller, özel bültenler, afişler, konuşmalar, münazaralar, seminerler, fotoğraflar, sosyal ağların kullanımı ve diğer her türlü araç kullanılacak.
  • Bütün bileşenler yayınlarında ve internet sitelerinde kampanyayı desteklemek ve yaymak için kalıcı bir yer ayıracak.
  • Bu kampanyanın ilerleyişi ulusal birliklerin liderlikleri ve enternasyonal koordinasyon tarafından takip edilecek