Geçtiğimiz mayıs ayında Bağdat’taki AB, Kanada ve İngiltere büyükelçikleri LGBTİ bayrağını göndere çektiğinde Irak’ta büyük gürültü kopmuştu. ABD’liler Irak’taki bu hamleyi başarılı bulmuş olacaklar ki aynı “ilericilik” Moskova’da sahneye sokulmuş. ABD’nin en yakın müttefikleri Britanya ve Kanada elçilikleri de Moskova’daki şova katılmış.
Tarih boyunca onca eziyete uğrayan ve uğramaya devam eden LGBTİ+ kimliğinin sistem tarafından bu hızla içselleştirilmesi, kimlik siyasetinin sınırlarına ve kapitalist sistemin esnekliğine dair oldukça çarpıcı bir örnek. Batı Avrupa’ya göre daha muhafazakar olan ABD’de açık ki köprünün altından çok sular akmış. Şimdilerde Beyaz Saray gökkuşağına bürünüyor, ABD emperyalizminin mega tekelleri Onur Yürüyüşleri’nde geçit yapıyor, polisler bile yürüyüşe katılıyor…
Ve nihayet ABD, gökkuşağı bayrağını emperyalist rekabette de devreye sokmuş durumda. Homofobik-muhafazakar-otoriter Putin’e karşı yapılan bu hamle aynı zamanda ABD’nin Rusya’ya müdahalesi anlamına da geliyor. Böylelikle demokratik duyarlılıkları gelişkin olan Putin karşıtı toplumsal muhalefete ABD önderlik edecek, ideolojik-politik liderlik ABD’de olacak, liberalizm baki kalacak… ABD Soğuk Savaş taktiklerini asla bir kenara bırakmadı. Bu arada LGBTİ kimliği ABD emperyalist çıkarlarına alet edilmiş oluyor.
Benzer bir durum Irak’ta da yaşandı. Batılı emperyalistler gayet farkındalar ki Irak’ta gençler ve emekçiler bozuk düzenden nefret ediyorlar. Otoriter rejimlerden, İslamcılardan, yolsuzluktan ve geleceksizlikten bıkmış durumdalar. Maalesef sosyalist öncünün var olmadığı şartlarda ideolojik yanılsama sonucu kitleler ilk tercih olarak Batı tipi parlamenter-demokratik sistemleri görüyor. Bu konuda çok şey söyleyebiliriz ama yazıyı uzatmamak için şu konuların altını çizelim: Batılı liberal-parlamenter sistemlerin yaldızlarının dökülmesi, tıkanması, yozlaşması ve otoriterleşmesi.
Batılı emperyalistlerin Irak gibi ülkelerin cehenneme çevrilmesinde oynadıkları belirleyici roller. Irak gibi geri kalmış ülkelerde demokratik bir kapitalizmin var olamayacağı.
Bu yüzden Iraklı ve Rusyalı sınıf bilinçli emekçiler ve gençler, sosyalizm için mücadele bayrağını yükseltmek zorundalar. Bunun için de Batılı emperyalistlerin taktığı demokrasi maskesini düşürülmeli, toplumsal muhalefetin liberal kanallarda sulandırılmasına izin verilmemelidir.
Az gelişmiş ülkelerde demokratik kapitalizm ne kadar hayalse kapitalist sistemde LGBTİ’lerin eşitliği de bir o kadar hayaldir. Bu yüzden sınıf bilinçli LGBTİ bireyler ezilmelerin kapitalist toplumda bitmeyeceğini her platformda anlatmalıdır. LGBTİ mücadelesinin kapitalist sularda ehlileştirilmesine ve sistemin ihtiyaç duyduğunda kullandığı bir araca dönüşmesine karşı mücadele edilmelidir.